4 Nisan 2012 Çarşamba

‘eğer köpekbalıkları insan olsaydı’


‘eğer köpekbalıkları insan olsaydı’ diye sordu , patronun küçük kızı bay k’ya , ‘küçük balıklara daha iyi davranırlar mıydı..’

‘elbette davranırlardı’ diye cevap verdi bay k.. ‘eğer köpekbalıkları insan olsalardı , denizin dibinde , içlerinde hem bitkisel hem de hayvansal gıdalardan oluşan her çeşit yiyeceğin bulunduğu dev kafesler inşa ederlerdi.. kutuların içinde her zaman temiz su olmasına dikkat ederler , her türlü sağlık koşulunu yerine getirirlerdi.. eğer mesela küçük bir balık zamanından önce ölürlerde , diğer küçük balıkların üzülmesini önlemek için zaman zaman büyük su festivalleri düzenlerlerdi , çünkü mutlu küçük balıkların tadı , mutsuzlarınkinden daha iyidir.. ayrıca , küçük balıklara köpekbalıklarının dişleri arasından nasıl gireceklerinin öğretildiği okullar olurdu.. küçük balıkların , büyük köpekbalıklarının yan gelip yattıkları bölgelerin yerini daha iyi saptayabilmeleri için biraz coğrafya da öğrenmeleri gerekirdi..

ama elbette en önemlisi , küçük balıkların ahlaki eğitimleri olurdu.. onlara , küçük bir balık için kendini neşe içinde feda etmekten daha büyük bir erdem olmadığı öğretilirdi.. ayrıca köpekbalıklarına güvenmeleri ve inanmaları gerektiği de öğretilirdi.. küçük balıklar , bu güzel geleceğe , ancak itaat etmeyi öğrendiklerinde ulaşabileceklerine inanırlardı.. küçük balıklar , bencil , materyalist ya da marksist eğilimler gibi bayağı arzulara karşı sıkı bir savaş vermelidirler.. eğer herhangi bir küçük balık bu tür eğilimleri gösterirse , arkadaşları bu durumu derhal köpekbalıklarına bildirmelidir..

eğer köpekbalıkları insan olsalardı , elbette yabancı kafesleri ve küçük balıkları fethetmek için birbirleriyle savaşırlardı.. daha da ötesi , her köpekbalığı kendi küçük balıklarını bu savaşlarda dövüşmeye zorlardı.. her köpekbalığı kendi küçük balıklarına , onlar ve diğer köpekbalıklarına ait küçük balıklar arasında çok büyük bir fark olduğunu öğretirdi.. her ne kadar bütün küçük balıklar salak olsalar da , salak olduklarını farklı dillerde söylerler , bu nedenle de birbirlerini asla anlayamazlardı.. başka bir dilde salak olan birkaç düşman balığı öldüren her küçük balığa madalya verilir ve her biri kahramanlık unvanıyla onurlandırılırdı..

eğer köpekbalıkları insan olsalardı , onların da kendilerine ait bir sanatı olurdu.. dişlerini muhteşem renklerle betimleyen ve çenelerini içlerinde keyifle oyunlar oynanacak cennet bahçeleri olarak betimleyen güzel resimler yapılırdı.. derin deniz tiyatrolarında , kahraman küçük balıkların nasıl şevkle köpekbalıklarının ağızlarına girdiklerini anlatan oyunlar sahnelenirdi ve müzik öylesine güzel olurdu ki , küçük balıklar bu müziği duyar duymaz en tatlı hayallere dalarak kendilerinden geçerler , çalan müziği takiben bu ağızların içine dalarlardı..

eğer köpekbalıkları insan olsalardı , kendilerine ait bir dinleri de olurdu.. bu dinler , küçük balıklar için gerçek hayatın köpekbalıklarının karnında başladığını öğretirdi.. daha da ötesi , eğer köpekbalıkları insan olsalardı , küçük balıkların hepsi şimdi olduğu gibi eşit olamazlardı.. bazıları , onları diğerlerinden üstün kılan yüksek mevkilere gelirlerdi.. hatta diğerlerinden boyca biraz büyük olan balıkların , daha küçük olanları mideye indirme hakkı bile olurdu.. köpekbalıkları bu kuraldan oldukça memnun kalırlardı tabii , çünkü bu kural , yiyecekleri lokmaları daha lezzetli kılardı.. önemli mevkileri işgal eden şişman balıklar , diğerleri arasındaki düzeni sağlamakla görevlendirilirlerdi.. öğretmen , memur , kafeslerin inşasında uzmanlaşmış bir mühendis ya da buna benzer bir takım görevlere getirilirlerdi.. uzun lafın kısası , eğer köpekbalıkları insan olsalardı , denizde bir kültür oluşurdu..’

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...